18 Nisan 2008 Cuma

18. Nisan Haftanın Duası

اَلْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ، وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَآلِهِ وَصَحْبِهِ أَجْمَعِينَ.

اَللَّهُمَّ كَمْ مِنْ مَرَّةٍ صَدَّقْتَ رَجَائِي، وَوَفَّقْتَنيِ إِلَى مَا تُحِبُّ وَتَرْضَى، وَأَشْفَيْتَ أَمْرَاضِي وَلَمْ تُشْمِتْ بِي أَعْدَائِي، أَشْكُرُكَ يَا مَنْ هُوَ الْمَشْكُورُ وَالْمَحْمُودُ فِي ذَاتِهِ. اَللَّهُمَّ إِنِّي أُرِيدُ أَنْ أُسَبِّحَكَ بِأَلْوَانِ التَّسْبِيحِ وَالتَّقْدِيسِ، خَالِصًا لِوَجْهِكَ وَمَرْضِيّاً لَكَ، فَوَفِّقْنِي اللَّهُمَّ وَلاَ تَرُدَّنِي خَائِباً، وَاجْعَلْنِي مِنَ التَّوَّابِينَ، وَالْمُسْتَغْفِرِينَ فِي اْلأَسْحَارِ، وَطَهِّرْنِي مِنَ الذُّنُوبِ وَالْعُيُوبِ وَالْمَعَاصِي وَالنَّقَائِصِ وَالْخَطَرَاتِ، يَا أَكْرمَ مَنْ سُئِلَ، وَيَا خَيْرَ مَنْ أَعْطَى، أَسْأَلُكَ أَنْ تَغْفِرَ لِي مَا أَخْطَئْتُ وَمَا تَعَمَّدْتُ، وَأَدْخِلْنِي فِي حِرْزِكَ وَ فِي عِنَايَتِكَ، وَاكْشِفْ لِي عَنْ حَقِيقَةِ الْعُبُودَةِ لَكَ، وَاهْدِنِي طَرِيقَ اْلأَنْبِيَاءِ وَالصِّدِّيقِينَ وَالشُّهَدَاءِ وَالصَّالِحِينَ.

وَصَلَّى اللَّهُ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَآلِهِ وَصَحْبِهِ أَجْمَعِينَ.

***

Gönlümü dua etme ihtiyaç ve iştiyakıyla donatan Rabb-i Rahim’e kendisine yapılan münacâtların harfleri adedince hamd ü senâ ediyor, tazarru ve niyaz âdâbını talim buyuran Rehber-i Ekmel Efendimiz’e, mübarek hanesinin seçkin fertlerine ve Ashab-ı güzînine ağzı dualı kulların nefesleri sayısınca salât ü selam gönderiyor; Şefkat Peygamberi’nin hak nezdindeki kıymetini şefaatçi edinen bir merhamet dilencisi olarak bir kere daha Cevâd ü Kerîm’in dergahına el açıyorum:

Allahım nice ümit ve emellerimi gerçekleştirdin, onca beklenti ve taleplerime cevap verdin.. beni kaç kere sevdiğin ve hoşnut olduğun işlere muvaffak eyledin.. hastalıklarıma şifa lutfettin.. ve bendeni hasımlarının ellerine ve dillerine düşürmedin. Ey bu lütf u ihsanlarda bulunmasa bile, Zatı itibarıyla bütün hamd ve senâlar hakkı olan Meşkûr u Mahmud, şükürler olsun Sana.

Allahım, i’tikad, söz ve amel bakımından şanına lâyık olmayan her türlü kusurdan Zatını yüce tutma ve Sana layık olan sıfatları da isbat etme adına dile getirilen sözlerin en güzelleriyle, renk renk, desen desen tesbîh ü takdîs ifadeleriyle Seni anmak istiyorum. Sırf Senin hoşnutluğunu gözeterek ve rızana ermiş bir kul olma ümidi besleyerek Seni tesbîh ü takdîs etmeyi arzuluyorum. Bu talebimi gerçekleştirmeyi nasip eyle Allahım, beni bu devletten mahrum kılma, rahmetine açılan ellerimi boş koyma. Bendeni, hatalarını itiraf edip pişmanlıkla kıvranan, herhangi bir inhiraftan sonra yeniden toparlanıp dergahına yönelen, büyük-küçük her gaflet karşısında himmet ka­nat­larını açıp Senin inâyetine sığınan “tevvâbîn” unvanlı kullarının arasına kat. Bu perişan kulunu bilhassa seher vakitlerinde istiğfara sarılarak Senin mağfiretini dileyen Hak erlerinin safına dahil et; beni günahlardan, ayıplardan, isyanlardan, kusurlardan ve hakka muhalefet etme tehlikelerinden arındır.

Ey kendisinden istekte bulunulanların en cömerdi ve ey talepleri yerine getirenlerin en hayırlısı Yüce Rabbim!.. Bilerek ya da bilmeyerek işlediğim günahlardan dolayı beni yarlığamanı ve hususi himayene, ilahî riâyetine almanı diliyorum. Sana karşı her an kulluk şuuruyla yaşayabilmenin kapısını ve ihsan sırrını benim için aç; beni peygamberlerin, sıddîkların, şehitlerin ve sâir sâlih kulların yoluna hidayet eyle.

Efendiler Efendisi’ne, O’nun nezih aile fertlerine ve seçkin arkadaşlarına salât ü selam ederek bunları Senden dileniyorum, Rabbim!

15 Nisan 2008 Salı

14-21 Nisan haftasının duası

اَلْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ، وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَآلِهِ وَصَحْبِهِ أَجْمَعِينَ.

اَللَّهُمَّ كَمْ مِنْ مَرَّةٍ صَدَّقْتَ رَجَائِي، وَوَفَّقْتَنيِ إِلَى مَا تُحِبُّ وَتَرْضَى، وَأَشْفَيْتَ أَمْرَاضِي وَلَمْ تُشْمِتْ بِي أَعْدَائِي، أَشْكُرُكَ يَا مَنْ هُوَ الْمَشْكُورُ وَالْمَحْمُودُ فِي ذَاتِهِ. اَللَّهُمَّ إِنِّي أُرِيدُ أَنْ أُسَبِّحَكَ بِأَلْوَانِ التَّسْبِيحِ وَالتَّقْدِيسِ، خَالِصًا لِوَجْهِكَ وَمَرْضِيّاً لَكَ، فَوَفِّقْنِي اللَّهُمَّ وَلاَ تَرُدَّنِي خَائِباً، وَاجْعَلْنِي مِنَ التَّوَّابِينَ، وَالْمُسْتَغْفِرِينَ فِي اْلأَسْحَارِ، وَطَهِّرْنِي مِنَ الذُّنُوبِ وَالْعُيُوبِ وَالْمَعَاصِي وَالنَّقَائِصِ وَالْخَطَرَاتِ، يَا أَكْرمَ مَنْ سُئِلَ، وَيَا خَيْرَ مَنْ أَعْطَى، أَسْأَلُكَ أَنْ تَغْفِرَ لِي مَا أَخْطَئْتُ وَمَا تَعَمَّدْتُ، وَأَدْخِلْنِي فِي حِرْزِكَ وَ فِي عِنَايَتِكَ، وَاكْشِفْ لِي عَنْ حَقِيقَةِ الْعُبُودَةِ لَكَ، وَاهْدِنِي طَرِيقَ اْلأَنْبِيَاءِ وَالصِّدِّيقِينَ وَالشُّهَدَاءِ وَالصَّالِحِينَ.

وَصَلَّى اللَّهُ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَآلِهِ وَصَحْبِهِ أَجْمَعِينَ.

***

Gönlümü dua etme ihtiyaç ve iştiyakıyla donatan Rabb-i Rahim’e kendisine yapılan münacâtların harfleri adedince hamd ü senâ ediyor, tazarru ve niyaz âdâbını talim buyuran Rehber-i Ekmel Efendimiz’e, mübarek hanesinin seçkin fertlerine ve Ashab-ı güzînine ağzı dualı kulların nefesleri sayısınca salât ü selam gönderiyor; Şefkat Peygamberi’nin hak nezdindeki kıymetini şefaatçi edinen bir merhamet dilencisi olarak bir kere daha Cevâd ü Kerîm’in dergahına el açıyorum:

Allahım nice ümit ve emellerimi gerçekleştirdin, onca beklenti ve taleplerime cevap verdin.. beni kaç kere sevdiğin ve hoşnut olduğun işlere muvaffak eyledin.. hastalıklarıma şifa lutfettin.. ve bendeni hasımlarının ellerine ve dillerine düşürmedin. Ey bu lütf u ihsanlarda bulunmasa bile, Zatı itibarıyla bütün hamd ve senâlar hakkı olan Meşkûr u Mahmud, şükürler olsun Sana.

Allahım, i’tikad, söz ve amel bakımından şanına lâyık olmayan her türlü kusurdan Zatını yüce tutma ve Sana layık olan sıfatları da isbat etme adına dile getirilen sözlerin en güzelleriyle, renk renk, desen desen tesbîh ü takdîs ifadeleriyle Seni anmak istiyorum. Sırf Senin hoşnutluğunu gözeterek ve rızana ermiş bir kul olma ümidi besleyerek Seni tesbîh ü takdîs etmeyi arzuluyorum. Bu talebimi gerçekleştirmeyi nasip eyle Allahım, beni bu devletten mahrum kılma, rahmetine açılan ellerimi boş koyma. Bendeni, hatalarını itiraf edip pişmanlıkla kıvranan, herhangi bir inhiraftan sonra yeniden toparlanıp dergahına yönelen, büyük-küçük her gaflet karşısında himmet ka­nat­larını açıp Senin inâyetine sığınan “tevvâbîn” unvanlı kullarının arasına kat. Bu perişan kulunu bilhassa seher vakitlerinde istiğfara sarılarak Senin mağfiretini dileyen Hak erlerinin safına dahil et; beni günahlardan, ayıplardan, isyanlardan, kusurlardan ve hakka muhalefet etme tehlikelerinden arındır.

Ey kendisinden istekte bulunulanların en cömerdi ve ey talepleri yerine getirenlerin en hayırlısı Yüce Rabbim!.. Bilerek ya da bilmeyerek işlediğim günahlardan dolayı beni yarlığamanı ve hususi himayene, ilahî riâyetine almanı diliyorum. Sana karşı her an kulluk şuuruyla yaşayabilmenin kapısını ve ihsan sırrını benim için aç; beni peygamberlerin, sıddîkların, şehitlerin ve sâir sâlih kulların yoluna hidayet eyle.

Efendiler Efendisi’ne, O’nun nezih aile fertlerine ve seçkin arkadaşlarına salât ü selam ederek bunları Senden dileniyorum, Rabbim!

20 Mart 2008 Perşembe

Dua

أَلْحَمْدُ ِللهِ رَبِّ الْعَالمَِينَ. وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلىَ سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَ عَلىَ آلِهِ وَصَحْبِهِ أَجْمَعِينَ.

يَا مَنْ سَجَدَ لَهُ سَوَادُ اللَّيْلِ وَبَيَاضُ النَّهَارِ وَنُورُ الْقَمَرِ وَضِيَاءُ الشَّمْسِ وَدَوِيُّ المْاَءِ وَخَفِيقُ الشَّجَرِ.. يَا مَنْ نَجَا نُوحًا مِنَ الْغَرَقِ وَغَفَرَ لِدَاوُدَ زَلَّتَهُ وَصَرَفَ عَنْ يُونُسَ كُرْبَتَهُ وَعَنْ أَيُّوبَ ضُرَّهُ نَسْأَلُكَ يَا مُنْقِذَ الْغَرْقَى وَيَا مُنْجِيَ الْهَلْكَى وَيَا جَلِيسَ كُلِّ غَرِيبٍ وَأَنِيسَ كُلِّ وَحِيدٍ نَظِّمْ أُمُورَنَا بِالصَّلاَحِ وَالْفَلاَحِ وَالنَّجَاحِ يَا عَلِيُّ يَا عَظِيمُ يَا حَلِيمُ يَا كَرِيمُ أَنْتَ بِحَاجَتِنَا عَلِيمٌ وَعَلَى قَضَائِهَا قَدِيرٌ وَ كُلٌ لَدَيْكَ يَسِيرٌ.

وَ صَلَّى اللَّهُ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَ عَلَى آلِهِ وَ صَحْبِهِ أَجْمَعِينَ.

------------------------------------------

Zikri, fikri ruhlara itminan veren gönüller Sultanı Rabbimiz'e hamd, yaratılışın gayesi, varlığın özü, peygamberlik hakîkatının zübdesi Efendimiz'e salât ü selam ediyor, her zaman vurduğumuz kapının tokmağına boyunlarımız bükük, kalblerimiz buruk, sinelerimiz yanık, bir kez daha dokunuyoruz:

Ey gece karanlığı, gündüz aydınlığıyla; Kamer nuru, Şems ziyasıyla; sular şırıltısı, ağaçlar bir o yana bir bu yana sallanışlarıyla kendisine daima secde eden Yüceler Yücesi Rabbimiz!.

Ey sevgili kullarından Nuh'u boğulmaktan kurtaran, Davud'un zellesini mağfiret buyuran, Yunus'un tasasını gideren, Eyyub'un derdine derman olan Allahımız!..

Ey dünyanın günah ve isyanlarına batmış olanları kurtaran, ey helâka sürüklenenleri kurtuluşa erdiren Rahmeti Sonsuz!..

Ey garip ve yalnızların enîs ü celîsi, kimsesizlerin kimsesi olan Mevlâmız!

İşlerimizi sulh ü salâh ve felahla tanzim buyur ve biz aciz kullarını işlerimizde muvaffak eyle!..

Ey Aliyy (Yüceler Yücesi), ey Azîm (ululuk mertebelerinin en üstünü tutan), ey Halîm (günahkarları cezalandırmakta acele etmeyen) ve ey Kerîm (kerem sahibi) Yüce Yaratıcı!

Bizim ihtiyaçlarımızı en iyi bilen Sen ve onları gidermeye en muktedir olan da Sensin. Zaten hiç bir iş Sana zor gelmez; her şey Senin katında kolaylardan daha kolaydır.

Efendimiz Hazreti Muhammed’e, aile efradına ve bütün ashab-ı güzînine salât u selam ederek bunları Senden dileniyoruz; dualarımızı kabul buyur Rabbimiz!..